Muz meyvesi, karbonhidrat, nişasta, protein, mineral maddeler (fosfor, kalsiyum, fosfor ve demir) ve vitaminler (A1, B1, B2, B6, C, ve folik asit) yönünden içerikleriyle birlikte besin içeriği yüksek meyveler arasında yer almaktadır. Muz, çeşitli antioksidanlar yönünden de zengindir. Bu maddeler, sağlıklı yaşam için alınması gereken maddelerdir.
Muzun, içerdiği besin ögeleriyle birlikte insan beslenmesine ve sağlığına birçok yönden olumlu etkileri bulunmaktadır. Muz, sinir sisteminin normal görev yapmasında, yorgunluğun giderilmesinde, kemiklerin kuvvetlendirilmesinde önemli katkılar yapmaktadır. Muz, içerdiği büyük orandaki potasyumla birlikte yüksek tansiyonu önlemektedir. Muzdaki yüksek demir içeriği kansızlığın giderilmesinde olumlu katkılar yapmaktadır. Muz aynı zamanda diyet lifi kaynağı olup 2 saatte sindirilmektedir. Muz gibi yüksek lifli gıdaların tüketimiyle kalp hastalıklarına yakalanma riski azaltılabilmektedir.
Muzun sindirimi kolaylaştırma etkisi bulunmaktadır. İçindeki diyet lifleriyle kısa vadede tokluk hissi verirken, uzun vadede sindirim sisteminin düzenli çalışmasını sağlamaktadır. Bu özelliğiyle mide ağrıları, hazımsızlık, kramp gibi sindirim sorunlarının çözümüne katkı sağlamaktadır. Ham muz kabızlığa, olgun ve tatlı muz ise diyareye (ishale) iyi gelmektedir. Muzun, yüksek kolesterolü düşürücü etkisi de bulunmaktadır. Muz, ülseri önlemekte ve ülser yaralarının tedavisine yardımcı olmaktadır. Olgun muz tüketildiğinde kişide psikolojik yönden rahatlatıcı bir etki oluşturarak stresi önlemekte veya gidermektedir. İçerdiği yüksek triptofan seviyeleri ile muz depresyonla mücadelede de etkili olmaktadır. Çünkü triptofan vücutta mutluluk hormonu olarak da bilinen serotonine çevrilmektedir.
Ülkemizde yerli muz ve ithal muz olarak iki farklı ürün olarak muz satışı yapılmaktadır. Meyve içerikler genel olarak benzemekle birlikte, yerli muzlarda parmaklar (yetiştirilen çeşit özelliği dolayısıyla) ithal muzlara göre daha küçük, ancak aroma daha yüksektir.